TBMM'deki bütçe görüşmelerinde Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş kürsüye çıktı. Milli Eğitim Bakanı Tekin, OECD ve PISA raporları ile bakanlığının STK'larla yaptığı protokollere yönelik eleştirilere ve eksi puanla üniversite iddialarına yanıt verdi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Göktaş ise engellilere yönelik yeni atama haberini duyurdu.
Aile ve Sosyal Hizmetler ile Milli Eğitim bakanlıklarının 2024 yılı bütçeleri TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Genel Kurulda, bütçe üzerindeki konuşmaların ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, bütçe görüşmeleri sırasında sosyal yardımlarla ilgili yorumların olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Sosyal yardımlardaki artışın, yoksulluğun bir göstergesi olarak sunulması kesinlikle doğru bir yaklaşım değildir. Bugün sosyal yardımlardan faydalananların yüzde 82'si çalışamayacak durumda olan, engelli, yaşlı ve çocuklardan oluşan vatandaşlarımızdır. Ayrıca nerede deprem, sel, yangın, terör saldırısı gibi afet ve acil durum meydana geliyorsa oraya koşuyoruz. Sosyal yardımlarımızı hızlı bir şekilde afetten etkilenen vatandaşlarımıza ulaştırıyoruz. Bu yardımlar afet ve acil durumunun ortaya çıkardığı olumsuz etkileri azaltmayı amaçlayan tek seferlik yardımları da kapsamaktadır. Din, dil, ırk ayrımı gözetmiyoruz. Herhangi bir afet ve acil durum sonrası, devlet için herkes ihtiyaç sahibidir. İnsanlara can suyu olacak hizmetleri milletimize ulaştırmak en temel vazifemizdir. Biz işimizi büyük bir özen ve ciddiyetle yürütüyoruz."
"KADINA YÖNELİK ŞİDDET KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR" Kadına yönelik şiddetle mücadele konusunu bir kez daha vurgulamak istediğini dile getiren Göktaş, "Tekrar altını çiziyorum ki kadına yönelik şiddetle mücadele, kırmızı çizgimizdir. Sıfır tolerans ilkesiyle şiddetin her türüne karşı mücadelemizi kararlı bir şekilde yürütüyoruz." dedi. "Her vaka bizim için fazla bir vakadır, bir vaka dahi fazla vakadır." ifadesini kullanan Göktaş, "Güçlü hukuki altyapımızla, KADES ve elektronik kelepçe gibi uygulamalarımızla, 82 Şiddet Önleme ve İzleme Merkezimizle (ŞÖNİM), 410 Sosyal Hizmet Merkezimizde (SHM) bulunan şiddetle mücadele irtibat noktalarıyla, kadın konukevlerimizle kadına yönelik şiddetle mücadelemizi etkili bir şekilde sürdürmeye devam edeceğiz." diye konuştu. KADINLARA HER ALANDA DESTEK Türkiye’de konukevlerinin doluluk oranının yüzde 75 olduğunu, buralarda kadınların gerek psikolojik gerek ekonomik yönden güçlenmelerine yönelik çalışmalar yürüttüklerini aktaran Göktaş, "Kadınları her alanda destekliyoruz. Bu husustaki en önemli atılımlarımızdan biri de Mahalle Odaklı Kreş Modelimiz olacak. Bu modeli hayata geçirmekteki amacımız kadınların istihdam oranını artırırken, çocuklar için huzurlu, sağlıklı, güvenli bakım ve eğitim ortamları oluşturmaktır." ifadelerini kullandı. "BUGÜNE KADAR TEK BİR ÇOCUĞUN DAHİ SUİSTİMAL EDİLMESİNE MÜSAMAHA GÖSTERMEDİK" Çocuklara yönelik çalışmalarla ilgili de bilgi veren Göktaş, şunları kaydetti: "Çocuklarımızın iyilik hali her şeyden önce gelir. Bugüne kadar tek bir çocuğun dahi suistimal edilmesine asla müsamaha göstermedik, göstermeyeceğiz. Tam aksi her vakaya müdahil oluyor, vakaları büyük bir titizlikle takip ediyoruz. Sorunların peşini bırakmıyoruz. Bırakmaya da niyetimiz yok. Spekülasyona, iddiaya dayanan yaklaşımlardan uzak durulmasını sizlerden ayrıca rica ediyorum. Çünkü söz konusu olan çocuklardır, kadınlardır, onların hayatları, gelecekleridir. Ne dün ne bugün ne de yarın kadınları ve çocukları mağdur edecek hiçbir düzenlemenin ve uygulamanın yanında olmadık, asla da olmayacağız. Türkiye Yüzyılı hedefimiz doğrultusunda sosyal politikalarımızı daha da ileri taşımak için aynı gayretle çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz."
ENGELLİ ATAMASI
Göktaş engellilere yönelik yeni bir atama yapılacağını da söyledi. Göktaş, "Bu yıl Şubat ayında 2 bin 323 engelli vatandaşımızın atamalarını gerçekleştirmiştik. Yeni yılın ilk ayında 2 bin 392 engelli atamasını da gerçekleştireceğiz." dedi.
MEB'İN STK'LARLA YAPTIĞI PROTOKOLLERE YÖNELİK ELEŞTİRİLER Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Bakanlığın 2024 yılı bütçesinin hayırlı olmasını dileyerek, fikir ve eleştirilerle sürece katkı yapan milletvekillerine teşekkür etti. Milli Eğitim Bakanlığının STK'larla yaptığı protokollere ilişkin iddialara değinen Bakan Tekin, şunları söyledi: "Defalarca söyledik; biz STK'larla protokol yapıyoruz, aklınıza gelebilecek, Türkiye'de eğitim öğretim sürecine destek olabilecek bütün STK'larla protokol imzalıyoruz. Ama hiçbir Allah'ın kulu şunu söyleyemez; 'Herhangi bir STK'ya bir tek kuruş kamu kaynağını ödediniz' diyen kimse olamaz, böyle bir şey yok. Arkadaşımız bu rakamı nereden uyduruyor, bilmiyorum. 'Yalan söylüyor' demiyorum, nezaketsizlik olmasın ama o rakamı nereden aldıysa gelsin bizimle paylaşsın, biz de kendisine söyleyelim. Biz burada size bütçemizin hesabını veriyoruz. Sizin söylediğiniz rakamı bir tarafa bırakın, 'bir tek kuruş dahi bahsettiğiniz herhangi bir STK'ya kaynak aktarılmamıştır.' diyorum. Başka nasıl izah edilir, bilmiyorum." Bakan Tekin, bir soru üzerine kişisel kariyeriyle ilgili iddialar ve eleştirilere ilişkin de değerlendirmede bulundu. "Bir defaya mahsus bu soruyla ilgili cevabımı vermek istiyorum." diyen Tekin, 1989 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesine kayıt yaptırdığını, 1994 yılında mezun olduktan sonra bir üniversitede araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladığını ve 2006 yılında doçent olduğunu söyledi. Çalıştığı üniversite profesörlük ilanı çıkmak üzereyken 2011 yılında bürokrasiye geçtiğini anlatan Tekin, şunları kaydetti: "Milli Eğitim Müsteşarı olarak da burada bulundum, 5 tane bütçeye katıldım. Bu bütçelerin hepsinde, YÖK dahil üniversitelerin tamamının bütçesi tartışıldı ve dolayısıyla yükseköğretimle ilgili bütün süreçleri yakinen takip ettim. 2018 yılında müsteşarlığın kaldırılması sebebiyle benimle ilgili daha önce çalıştığım üniversiteye çıkan ilan üzerine profesörlük kadrosuna başvurdum, profesör olarak atandım. Yani yasa, kararname benim için falan değiştirilmedi. Ben değiştirilen kararnameden sonra rektör olarak atandım. Bunu bir defaya mahsus söylüyorum. TBMM'nin saygınlığı açısından konuyu özellikle sizlerle paylaşmak istiyorum."
EKSİ PUANLA ÜNİVERSİTE İDDİASI
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in gündeminde YKS’deki tüm sınavların toplamında eksi net yapan adayların üniversite kazandığı iddiası da vardı. Tekin, "Eksi puanla üniversiteye giren öğrenciler. Bu külliyen yanlış bilgi. Hukuken mümkün olmayan teknik olarak yanlıştır. Eksi netle üniversiteye girdiği anlamına gelmez. Bu şekilde üniversitelere öğrenci kaydedilmesi mümkün değildir." dedi.
TÜRKİYE'NİN OECD VE PISA RAPORLARI
Türkiye’nin OECD ülkeleri ile başarı farkını kapattığını söyleyen Tekin, "On yıldan uzun süre boyunca çoğu alanda iyileşme gösteren ülkelerden biri Türkiye'dir. Türkiye matematik ve fen bilimlerinde istikrarlı ilerleme sağlayan ülkelerden biridir." diye konuştu. MÜLAKAT TARTIŞMALARI Bakan Tekin, atamalarda mülakatın kaldırılmasına ilişkin de "Hukuk, hukuk devleti, bu kavramlara inanan bir insanım, şu anda ben Milli Eğitim Bakanıyım. Daha önce 'Ben şu anda öğretmeni istihdam edeceksem, mer'i mevzuata göre istihdam edeceğim.' dedim. Kullandığım cümle budur. Mer'i mevzuat nedir? Mülakat. Mülakat var ve şu anda öğretmen arkadaşlarımız doğrudan mülakat notuna göre atanıyorlar. Yani KPSS puanı değil, KPSS'den belli puanı alanlar mülakata dahil oluyorlar. Peki mülakatta ne veriliyor? KPSS skorunun aynısı." değerlendirmesinde bulundu. Konuşmaların ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı ve bağlı kurumların 2024 yılı bütçeleri kabul edildi. TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, birleşimi saat 11.00'de toplanmak üzere kapattı.